20.12.09

dün gece aklıma düşen bir kaç cümle takıldı az önce gözüme.okadar yorgundumki yataktan kalkıpta yazmaya üşendim doğrusu pekde yemedi sıcak yatağı bırakıpta bilgisayarla uğraşmak bende telefona kaydediverdim.neyse saadete gelelim işin özünde şu cümleler var;
suskun sessizken bile yanında sesizliğini paylaşan biri olduğunda kendini güvende hissediyorsun biliyorsun aslında yollarınız apayrı olsa da yanında işte ve anlıyor seni susması gerektiğini biliyor ve gıkını çıkarmıyor.İşte tamda öyle birine ihtiyacım var.elde olanlar göçtü başka diyarlara ve ben sessizliğimi bile paylaşacak birinin özlemindeyim.

şimdi yazarken daha bi vahim olduğunu anlıyorum.Aslında hep evimde olsam hiç dışarı çıkmasam yada arada şöyle bi sessiz kalabalığın olmadığı yerlerde dolansam özgürce ne sessizliği paylaşcak insan nede sesimi duyuracak birini beklememde bu kalabalıkda da yalnızlık hiç çekilmiyor bea paşam .İstanbul daha bir boğucu oluyor yalnızlıkda.Üstüne üstüne geliyor kalabalık adeta boğarcasına gelip geçiyorlar yamacından.İşte öyle biraz daraldım bugünlerde eve hapsolmak istiyorum.Odamda kendi dünyamda mutluyum huzurluyum.Ahh yine başlıcak boğulmalar yeni bir hafta dayandı kapıya zorluyor kilitleri ha açıldı ha açılacak sokaklara salınan vahşi hayvanlarcasına koşturacağız bu hep telaşlı ürkek şehirde.Hep bir yerlere yetişme çabası bitmeyecek bu şehirde.
Bazen farklı şehirler hayal ediyorum şöyle ufacık çıktınmı sokağa sessiz üç beş kişi olsun ki onlarda hızlı adımlarla yürümeyenlerinden olsun hani ağır ağır bir yerlere yetişme gailesi olmayanlarından yada mahalle çocukları olsun gençliğini knight onlien oynayarak değilde mahallede bisiklet sürerek geçiren bisikleti olmayanlarıda "abi bi tur biniyim" cinsinden ortada dolansınlar.Küçük bir köyde olur istedim mi dağa çıkabileyim yada yaylalarında özgürce dolanabileyim sahiline oturup dalgaları izlemeli ve içinde kendimi yabancı hissetmediğim bir yer düşlüyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sayfalar